Park, Bahçe ve Oyun Alanları

Engelsiz Parklarda Peyzaj Tasarımı

Parkların kullanıcıları; çocuklar, gençler, yaşlılar ve engelliler olarak kategorize edilmektedir. Bu gruplariçerisinde yer alan engelliler; normal yaşamıngereklerine uyamayan, bağımsız hareket kısıtı olan ve bu nedenle bağımsız hareket edebilmesi içinaçık ve kapalı alanlarda, kent mobilyalarında özel fiziki düzenlemelere gereksinim duyan kişilerdir. Engelli bireylerin sosyal yaşama katılımında park alanları ve yeşil alanlar şüphesiz çok önemlidir. Parklar, tüm kullanıcılara hizmet vermesi gereken kamusal alanlardan birisi olmasına rağmen çoğunlukla engelli kullanıcılara yönelik tasarlanmamaktadır. Peyzaj tasarımı açısından engelli bireylerin gereksinimleri engelli olmayan bireylerle benzer olmakla birlikte “biçim”açısından bazı “özel” önlemler gerektirmektedir. Bu tür önlemleri kapsayarak tasarlanmış olan engelsiz parklar tüm kullanıcı grupları tarafından kullanılabilmekte ve böylece toplumsal bütünleşme de sağlanmaktadır. Bu çalışmada; engelsiz parklardaki açık alanlar, yarı açık alanlar, kent mobilyaları, bitkilendirme gibi peyzaj tasarım konuları, çeşitli literatür verilerinin analiz edilmesi ile değerlendirilmiştir.
 

Evrensel Tasarım Kavramı ve Kentsel Peyzaj İle İlgili Örnekler

“Evrensel Tasarım” kavramı engellileri de içine alan tüm insan kitlelerine yönelik olarak herkesin eşit erişebileceği ve eşit şartlarda kullanabileceği mekân, ürün, çevre ve donatımın tasarımı doğrultusunda ortaya çıkmış bir tasarım anlayışıdır. Bu tasarım yaklaşımı ürün tasarımından, fiziksel çevrenin tasarımı ile ilgilen mimarlığa, peyzaj düzenlemelerine, kentsel tasarıma, çevre kontrolü sağlayan basit sistemlerden, karmaşık bilgi teknolojilerine kadar değişen ölçekleri kapsayabilmektedir. Evrensel Tasarım kavramı doğrultusunda kent içindeki fiziksel çevrenin herkes için erişilebilir ve okunaklı kılınması, kent mekânın engelsiz mekânlar olarak düzenlenmesi kentlerin herkes için daha yaşanabilir kılınmasının bir gereğidir. Bu nedenle fiziksel çevrenin tasarımı ile ilgilenen diğer tasarım disiplinleri yanında Peyzaj Mimarlığı / Kentsel Peyzaj uygulamaları ile kent mekânının herkes için eşit ve engelsiz kullanmalarını sağlayacak biçimde, kullanışlı, okunaklı, erişilebilir bir düzenlemeler gerçekleştirmek kentsel yaşam kalitesinin yükseltilmesi açısından önem taşımaktadır. Bu çalışmada ilk olarak evrensel tasarım kavramı açıklanmış, ardından kentsel peyzaj ile ilgili düzenleme örnekleri evrensel tasarım kavramının ilkeleri doğrultusunda irdelenmiştir.

Engelsiz Kentler-“Herkes Için Erişilebilir Kentler”

Bir kentin erişilebilirliğinin sağlanması için ilgili yasa, yönetmelik, kentsel rehber, standart gibi birçok kaynak olmasına rağmen ülkemizde kentsel mekânların herkes tarafından rahatlıkla kullanılmasında pek çok sorunla karşılaşılmaktadır. Bu kapsamda çalışmada, “engelsiz kent” kavramı ve ülkemiz kentlerinin herkes için erişilebilir olması için temel bileşenlerin neler olduğu ve ilham alınması amacı ile erişilebilirlik konusunda ödül almış Avrupa kentleri üzerine yoğunlaşılmıştır. Aslında çalışma, Türkiye’de kentlerin herkes için erişilebilir olmasını zorlayan ya da destekleyen nedenlerin sorgulanması üzerine bir düşünce pratiğidir. Çalışmada, “Engelsiz kent diğer bir ifade ile herkes için erişilebilir kent nedir? Herkes için kullanılabilir bir kent mümkün müdür? Kent Plancısı, Peyzaj Mimarı, Mimar ve Mühendislerin de bir ürünü olan kentin herkes için kullanılabilir olması için neler yapılmalıdır?” sorularının yanıtı, öncelikli olarak bunu başarmış ve bu gerçeği yaşayan Avrupa kentlerinin deneyimleri üzerinden aranmıştır. Sonuç olarak herkes için erişilebilir bir kent; toplumda yer alan tüm bireylerin (yaşlı, engelli, kadın, çocuk vb.) sosyal yaşama katılabileceği, herhangi birinin desteği olmadan bağımsız, huzurlu ve güvenli olarak hareket edebileceği, dışarı çıkma isteğini teşvik eden, ekolojik ve daha yeşil bir çevrede hizmet sunan yaşama ve çalışma gereksinimlerini karşılandığı kenttir. Herkes için erişilebilir kentleri yaratmak mesleğimizi; bu kentlerde yaşamak da yaşamı daha anlamlı kılacaktır.
 

Engelli Çocuklara Dost Oyun Alanı ve Dış Mekan Tasarımı

Oyun alanları ve kentsel dış mekanın engelli çocuklara uygun olarak tasarımı ve kolay erişim olanakları bu makalenin temel konusudur. Bu çalışmda, özellikle farklı yeteneklere sahip çocuklara ortak oyun alanında oyun imkanı veren tasarım kriterleri araştırılmaktadır. Engelli ya da “ normal” her çocuğun oyun hakkı vardır. Oyun alanı, farklı potansiyel ve farklı fiziksel ya da zihinsel yeteneğe sahip çocuklar için tasarlanmalıdır. Araştırmada, bu alanlar, aynı zamanda çocuğun oyun ihtiyacını karşılayacak yapısal detaylar ve uygun bitkisel materyaller incelenmektedir. Çalışma sonucunda, kentsel peyzajda yer alan oyun alanları ve duyu bahçeleri ya da iyileştirme bahçeleri olarak adlandırılan bahçelere sahip, hastane ve tedavi merkezlerinden örnekler verilmektedir.
 

Doğa ile Uyumlu Fiziksel Engelli Çocuk Oyun Alanları

Yoğun kentleşme ile birlikte çocukların oyun alanları kentler arasında sıkıştırılmıştır. Çocuklar için tasarlanmış çocuk oyun alanları engelli çocukların ihtiyaç ve gereksinimlerine yönelik tasarlanmalıdır. Çünkü engelli çocukların sosyal hayata katılımları ve diğer çocuklarla sosyalleşme imkânları ancak oyun alanlarında gerçekleşir. Bu sebeple çocuk oyun alanları tüm çocuklara hizmet verecek biçimde doğa ile uyumlu tasarlanmalıdır. Bu çalışmanın amacı; açık yeşil alan tasarımlarından çocuk oyun alanları ve uygulamalarında fiziksel engelli çocuklara yönelik tasarım ilkelerini tespit etmektir. Çalışma “bedensel engelli bireyler için ulaşılabilir ve kullanılabilir olmak” düşüncesi ile öncelikle çocuklara yönelik olarak hazırlanmıştır. Çocuk oyun olanaklarının engelli çocuklar açısından tasarım ilkeleri belirlenerek araştırma sonuçları ortaya konulmuştur. Engelli çocuk oyun alanlarında doğal elemanlarla (topoğrafya, hayvanlar, bitkiler, su, toprak ve kum) düzenlenen oyun aktivitelerinin çocuklar üzerinde ruhsal açıdan olumlu etkileri olduğu sonucuna varılmıştır.
 

Kamusal açık alanlarda mekan kalitesi ve kentsel mekan aktiviteleri ilişkisi üzerine karşılaştırmalı bir inceleme

Kentsel alandaki insanların yaşam kalitesi insanların kentsel çevre ile etkileşiminin bir sonucudur. Kentsel çevrenin önemli unsurlarından biri de kamusal açık alanlardır. Birçok çalışma göstermektedir ki, açık kamusal alanlar ve bu alanlarda gerçekleştirilen aktiviteler yaşam kalitesine katkı sağlayan önemli kentsel çevre unsurlarıdır. Ancak günümüzde, kamusal açık alanların niceliği ile beraber niteliği de azalma eğilimindedir. Bu eğilim ile beraber kentsel alanda “kalite” kavramı üzerinde önemle durulan bir konu haline gelmiştir. Kamusal açık alanlarda gerçekleştirilen kentsel mekan aktivitelerinin yoğunluğu ve çeşitliliği, mekanın kalitesine paralel olarak gelişmektedir. Bu noktada, mekanın çevresel özelliklerinin yanında, kamusal açık alanlarda gerçekleştirilen kentsel mekan aktivitelerinin yoğunluğu, çeşitliliği, aktivitede bulunan kullanıcıların sosyo-ekonomik yapıları gibi göstergeler, söz konusu alanlardaki mekansal kaliteyi ölçme anlamında önemli bir veri sağlamaktadır. Bu çalışmada da kamusal açık alanlarda mekan kalitesi ve kentsel mekan aktiviteleri arasındaki ilişki, Beşiktaş’ta konumlanan iki parka (Azerbaycan Dostluk Parkı ve Sevgi Parkı) yönelik yapılan analizler doğrultusunda ortaya konmuştur. Günümüzde salt fizik-mekan boyutu ile ele alınarak metalaştırılan kentsel alanları sosyal ve toplumsal içeriğini göz ardı etmeden ele almak ve kamusal açık alanlardaki mekan kalitesi ile kentsel mekan aktiviteleri arasındaki ilişkiyi açıklayabilmek çalışmanın temel amaçlarındandır